Kadınların Korkulu Rüyası Çikolata Kistinde Erken Teşhis Büyük Fark Yaratıyor
Yaygın bir hastalık olan Endometriozis, son yıllarda kadınların korkulu rüyası haline geldi. Çikolata kisti adıyla bilinen bu hastalık, çeşitli nedenlerle yumurtalık duvarlarında biriken kanın kistik yapıya dönüşmesi sonucu gerçekleşiyor. Teşhiste erken davranılırsa, üreme organlarında yarattığı tahribat kontrol altına alınabiliyor. Üreme çağındaki kadınlarda görülüyor; doğum yapmış olan kadınlar da, doğum yapmamış olanlarla aynı risk oranını paylaşıyor.
En erken belirti, regl dönemlerindeki ağrılarla tanımlanıyor. Yine, yumurtalığın aktivitesine bağlı olarak oluşan ağrılar ve yumurtlama düzensizliği görülen belirtiler arasında. Kahverengi akıntı, cinsel ilişki esnasında ve sonrasında ağrı gibi belirtiler de çikolata kistinden kaynaklanabiliyor. Hasta, bel, makat ve sırt bölgesindeki ağrılardan, kusmayla sonuçlanan bulantılardan şikayet edebilir. Bununla beraber, idrar yollarındaki yanma ve idrara sık çıkma ihtiyacı da hastaların yakındığı konulardan.
Üreme kanallarında tıkanmaya ve dolayısıyla kısırlık gibi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Gebe kalmayı engelleyen bu sıkıntılar, günlük yaşamı da olumsuz yönde etkiliyor. 4 evrede gelişen bir hastalık olan çikolata kisti, ağrının giderilmesine yönelik tedavilerden cerrahi müdahaleye, çeşitli tedavilerle kontrol altına alınıyor. Özel bir yöntem olan laparoskopi ile yapılan müdahaleler sonucu yumurtalık kistten temizleniyor. Laparoskopik ameliyatlar, kısırlık tedavilerinin önemli bir parçasını oluşturuyor.
Uzmanlar, 1. derece akrabalarında Endometriozis görülen kadınların, diğerlerine oranla 7 kat daha fazla risk altında olduklarını belirtiyor. Kadınların en geç 30 yaşından sonra rutin kontrollerini aksatmaması, hastalığın erken teşhisinde büyük rol oynuyor. Hastalığın genel belirtileri görüldüğünde ise tıbbi yardım almak şart.